2020, Cilt 18, Sayı 3, Sayfa(lar) 121-128 |
|
Renal Transplantasyonda Vasküler Kalsifikasyon Belirteçlerinin Prospektif Değerlendirmesi |
Bilge Karatoy Erdem1, Vural Taner Yılmaz2, Gültekin Süleymanlar2, Ayhan Dinckan3, Halide Akbas1 |
1Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi, Tıbbi Biyokimya Anabilim Dalı, Antalya, Türkiye 2Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi, Nefroloji Bilim Dalı, Antalya, Türkiye 3Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi, Genel Cerrahi Anabilim Dalı, Antalya, Türkiye |
Anahtar Sözcükler: renal transplantasyon, vasküler kalsifikasyon, biyobelirteçler, Fetuin A, PPi |
Amaç: Bu araştırmada renal transplant alıcılarında, renal transplant öncesi ve sonrası dönemde
vasküler kalsifikasyonun inhibisyonu ve aktivasyonu ile ilişkili biyobelirteçlerin değerlendirilmesi
amaçlanmıştır.
Hastalar ve Yöntemler: Canlı donörden renal transplantasyon yapılan 35 hasta araştırmaya dahil
edildi. Plazma 1,25-dihidroksivitamin D3, serum 25-hidroksivitamin D, kalsiyum, fosfor, inorganik
pirofosfat (PPi), osteoprotegerin (OPG), alfa-2 heremans-schmid glikoprotein (Fetuin-A), alkalen fosfataz
(ALP), kemik morfojenik protein-2 (BMP-2), kreatinin, paratiroid hormon (PTH) seviyeleri,
transplantasyondan hemen önce ve 6 ay sonra analiz edildi. İstatistiksel analizler için SPSS 20.0
programı kullanıldı.
Bulgular: Bu araştırma renal transplant alıcılarında D vitamini eksikliğinin greft fonksiyonundan
bağımsız olarak devam ettiğini bildirmiştir. Düşük D vitamini seviyelerine rağmen, greft fonksiyonunun
düzelmesiyle aktif D vitamini formu artmıştır. Ayrıca greft fonksiyonunun düzelmesiyle PPi ve Fetuin-A
düzeylerinin arttığı, OPG ve ALP düzeylerinin ise azaldığı gözlemlenmiştir.
Sonuç: Serum biyobelirteçleri, renal transplant alıcılarında vasküler kalsifikasyonun önemli göstergeleri
olarak hizmet edebilir. Kronik böbrek hastalarında kalsifikasyon sürecinde aktivatör olarak rol oynadığı
düşünülen serum OPG ve ALP düzeylerindeki artış, kalsifikasyonun erken tespitinde faydalı olabilir.
Renal transplantasyondan sonra zamana bağlı değişiklikleri değerlendirmek için daha büyük ölçekli
çalışmalara ihtiyaç vardır.
|
|
|