EISSN: 2980-0749
  Ana Sayfa | Amaç ve Kapsam | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | Etik İlkeler | İletişim  
2004, Cilt 2, Sayı 2, Sayfa(lar) 065-070
[ İngilizce Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ]
Nefrotik Düzeyde Proteinürili Sistemik Lupus Eritematozus'lu (SLE) Hastalarda İdrar N-Asetil -β-D-Glukozaminidaz (NAG) Aktivitesi
Dilek Erdener1, Kenan Aksu2, İlhan Biçer3, Eker Doğanavşargil2, Fatma Kutay3
1Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Klinik Biyokimya Bilim Dalı, İzmir
2Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Romatoloji Bilim Dalı, İzmir
3Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı, İzmir
Anahtar Sözcükler: N-asetil-β-D-glukozaminidaz, proteinüri, lupus nefriti, tübülo-interstisiyel hasar

Amaç: N-asetil-β-D-glukozaminidaz (NAG) renal proksimal tübüler hücrelerin lizozomlarında bulunan bir enzimdir. İdrarda artmış NAG aktivitesi tübüler hasarın non-invaziv erken göstergesi olarak kabul edilmektedir. Sistemik Lupus Eritematozus'un (SLE) en önemli komplikasyonu olarak lupus nefriti bilinir ve kötü prognozu belirler. Çalışmanın amacı, SLE hastalarında renal tübüler hasarın erken dönemde belirlenmesinde ve izlenmesinde idrarda NAG aktivite ölçümünün yararlılığının araştırılmasıdır.

Gereç ve Yöntem: Bu çalışmada, serum kreatinin değerleri <1.2 mg/dL (grup A) ve ≥1.2 mg/dL (grup B) olan, nefrotik düzeyde proteinürili (≥3.5g/24 saat) SLE hastalarında, idrar NAG aktiviteleri araştırılmış ve sağlıklı kontrollerde karşılaştırılmıştır. SLE hastalarında, 24 saatlik idrarda NAG aktivitesi, protein atılımı ve kreatinin değerleri ile serum kreatinin, C3 ve C4 düzeyleri ölçülmüştür. Tüm SLE hastalarına böbrek biyop sisi yapılmıştır. Renal biyopsi örnekleri Dünya Sağlık Örgütünün (WHO) kriterlerine göre sınıflandırılmıştır. Hastalık aktivitesinin belirlenmesi için Sistemik Lupus Eritematozus Hastalık İndeksi (SLEDAI) skoru kullanılmıştır.

Bulgular: Grup A ve B de üriner NAG aktivitesi sağlıklı kontrollerden istatistiksel olarak anlamlı yüksek bulunmuştur (p=0.0001). A ve B grupları karşılaştırıldığında idrar NAG aktivitesinde ve protein atılımında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmamıştır (sırasıyla p=0.908 ve p=0.223). Bu grupların SLEDAI skorları ve yaşları benzerdir (sırasıyla p=0.293 ve p=0.602). İdrar NAG aktivitesi ve proteinüri arasında pozitif korelasyon saptanmıştır (p=0.029, r=0.563). Düşük C3 düzeyleri genç hastalarda gözlenmiş (p=0.047, r=0.520), ayrıca SLEDAI skoru ile serum kreatinin düzeyi arasında pozitif korelasyon bulunmuştur (p=0.034, r=0.549).

Sonuç: Bu sonuçlar, SLE hastalarında, biyokimyasal idrar testlerine eklenen NAG aktivite ölçümlerinin tek başına idrar protein ölçümünden daha değerli bilgi verdiğini ve kronik böbrek yetmezliğinin gelişiminde tübüler hasarın erken belirlenmesinin önemini göstermektedir.


[ İngilizce Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ]
Ana Sayfa | Amaç ve Kapsam | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | Etik İlkeler | İletişim